Magnezyum nedir? Magnezyum Vücudunuz İçin Ne Yapar?
Magnezyum insan sağlığı için gerekli...
Hipoglisemi nedir?
Hipoglisemi kan şekerinin ani olarak düşmesine bağlı vücutta ortaya çıkan belirtilerdir.
İnsan vücudunda kan şekeri yediğimiz besinlerden açlık durumunda ise karaciğer ve kas dokusunda depolanan glikojen depolarından sağlanır. Ama bazı durumlarda insülin ve şeker arasında olması gereken denge bozulduğunda insülinin kanda aşırı miktarlara çıkması kan şekerinin düşmesine ve hipoglisemi durumuna neden olur.
Hipoglisemi bir hastalık mıdır?
Esasen cevap hayır. Hipoglisemi insülin salgısında ortaya çıkan bir dengesizlik nedeniyle oluşan bir cevaptır. Esas nedenler farklı farklı olabilir.
İnsülin salgısı neden bozulur?
İnsülin salgısı değişik nedenlere bağlı bozulabilir. Beslenmedeki yanlışlıklar (yoğun karbonhidratlı beslenme) en sık sebepse de pankreas bezinin insülin üreten hastalıkları (tümörler veya nesidioblastosis), bazı yumuşak tümörlerinden salgılanan hormonlara bağlı veya bazen de ilaçlara bağlı olarak hipoglisemi gelişebilir.
Hipoglisemi olduğumu nasıl anlarım?
Kandaki şeker seviyesi düştüğünde (<70 mg/dl) bazı belirtiler başlar ama hipoglisemi tanım olarak kan şekerinin 50 mg/dl altına düşmesi olarak tanımlanır.
Kan şekeri düştüğünde buna cevap olarak bazı hormonlar cevap olarak salgılanır. İlk olarak glukagon hormonu salgılanır daha sonra epinefrin (adrenalin) hormonu devreye girer. Adrenalin hormon artışı vücutta çarpıntı, terleme, titreme, göz kararması, açlık hissi, fenalık hissi gibi belirtiler oluşturur. Kişi bu belirtileri fark edip bir şeyler yer veya içerse 15-20 dakika içinde düzelir aksi halde şeker düşmeye devam eder ve buna bağlı beyin etkilenmeye başlar ve bilinç bulanıklığı, baş ağrısı, görme bozukluğu, hatta epilepsi nöbeti geçirmesi bile mümkün olabilir. Kan şeker 20 mg/dl altına indiğinde ölüm bile gelişebilir.
Hipoglisemi gelişmesi engellenebilir mi?
Toplumda en sık görülen ve reaktif hipoglisemi denen ve daha çok öğün sonrasında uyku hali, yorgunluk, açlık hissi, terleme, titreme ve çarpıntı gibi belirtilerin bir ya da birkaçının bir arada geliştiği durumlarda temel sorun beslenmedeki yanlışlardır. Bunlar düzeltilirse hipoglisemi gelişmesi önlenebilir.
Reaktif hipoglisemi rafine edilmiş karbonhidratların (şekerli, unlu mamuller ve içecekler, aşırı meyve) yoğun ve sık tüketilmesine bağlı gelişir. Bu besinler kana çok hızlı bir şekilde geçtiği için kan şekerinde ani bir yükselme oluşur. Bunun dengelemek için insülin salgısında da ani artış ortaya çıkar ve kan şekerinin düşürür. Bu cevap başlarda normal iken zaman içinde bu besleneme şeklinin sık ve düzensiz olması insülin cevabında dengesizlik oluşmasına neden olur.
Reaktif hipogliseminin tedavisinde esas olan rafine karbonhidrat tüketimini kesmek ve 2-4 saat aralıklarla sık ve az miktarlarda beslenmektir. Bu şekilde birkaç hafta ile ay içerisinde vücut insülin dengesi düzelir ve hipoglisemi gelişmesi engellenebilir.
Hipogliseminin bir hastalıktan kaynaklanıp kaynaklanmadığı nasıl anlaşılır?
Hastalıklara bağlı gelişen hipogliseminin beslenme ile ilişkisi yoktur. Açlık veya tokluk durumundan etkilenmez ve sürekli bir hipoglisemi durumu söz konusudur. Klinik daha ağır fakat yavaş seyirlidir. Bu hastalıklardan en sık karşımıza pankreastan insülin salgısının artışına neden olan insülinoma adı verilen iyi huylu tümörler söz konusudur.
Hipogliseminin bir hastalıktan kaynaklanıp kaynaklanmadığını anlamak için bazı kan tetkikleri yapılır. Kan şekeri düşük olduğu ve hastalık belirtileri olduğu sırada alınan kan örneklerinden insülin ve onunla ilişkili bazı diğer hormonların ölçümü ile tanı doğrulanır. Ondan sonra görüntüleme yöntemleri ile hastalığın yeri tespit edilir. Tedavi genellikle cerrahidir.
Magnezyum insan sağlığı için gerekli...
Yuan J, He Q, Nguyen...
© Copyright 2022 Design by Aduket | Tüm hakları saklıdır.
Gizlilik Politikası | Şartlar ve koşullar.