Obezite gerçekleri
•Obezite 21.yy pandemisidir ve önlenebilir ölümler arasında sigarayla ilgili ölümlerden sonra ikincidir.
•Covid-19 bugün var yarın olmayabilir ancak obezite hep vardı ve bu gidişatla maalesef var olmaya devam edecek.
•Obezite aktif tedavi edilmesi gereken hastalıktır, görmezden gelinmemeli, obezite 200 den fazla komplikasyona neden olur ve covid-19 dan ölüm oranını %48, hastane yatışını %113 artırmaktadır.
•Obezite denilince acaba aklımıza sadece morbid obeziteliler mi geliyor? Obezite sadece yerinden kalkamayan, kapıdan geçemeyen kişiler midir? Bu konuda görsel algımız çok yukarıda olabilir mi?
•Toplumun da obezite algısı çok yüksek olduğundan her gün kapımızdan kilosunun sorun olmadığını düşünen onlarca kişi giriyor. Başvuru nedeni ne olursa olsun bu kişilerle kilo kaybı diyaloğu başlatmak için asıl görev biraz biz hekimlere düşüyor.
•Yaşam tarzı değişikliği kilo vermede olmazsa olmazdır ancak tek başına kilo vermede ve verilen kiloyu koruma sürdürülebilir değildir. Bu konu sadece fazla yemek az hareket etmekle ilgili değildir, vücudun fizyolojik yanıtı kiloyu geri alma yönünde olduğundan tek başına diyet ve egzersiz büyük çoğunlukta başarısız olmaktadır.
•Günümüzde ilaç geliştirme çabalarının en yoğun olduğu alan obezitedir.
•Kilo verdikten sonra fizyolojik parametreler düzelir ve bu hekim için çok önemlidir. Ancak aynı zamanda hastanın bize asıl başvuru nedeni olan yaşam kalitesi de en az sağlık kadar değerlidir.
•Hekim-eczacı-diyetisyen-psikolog-egzersiz uzmanları gibi multidisipliner yaklaşım obezite için çok kritiktir ancak tedavide ana kumanda hekimlerde olmalıdır.
•Hekimler olarak bu kadar yetkinken hastayı sadece diyetisyene yönlendirmek yeterli katkıyı sağlamıyor
•Eğer bu bir hastalıksa kilo ile ilgili toplumda ilk başvuru noktası hekimler olması gerekir.